Kayıtlar

Resim
27.08.2017 / İstanbul – Bir kültür beşiği olan İstanbul’un asırlardır iki kıta arasında yüzen balıkları bu topraklarda yaşayagelmiş toplumlardan ve kültürlerden izler taşır. Asırların arasında bir köprüdür İstanbul Boğazı ve özellikle yaz aylarında toplumun her kesiminin avlayabileceği boğazın hızlı akan sularında yüzen bir balık vardır. Kimileri onu boğaza kıyısı olan rıhtımların üzerinden kimileri de teknesinden yakalar. Ama bu balık her kesim tarafından kolay ulaşılabilir  oluşu ve avlanırken verdiği keyif ile İstanbul insanın kalbinde önemli bir yer tutar. Hem asırlar hem toplumlar hem de sınıflar arası bir köprüdür istavrit balığı. Biz de bu muhteşem balıkla haberleşmek ve kısmetimiz olanı almak için arkadaşlarla bir araya gelip boğazda bu balığın peşinde yola koyulmaya karar verdik. Daha önceki günlerdeki kıyıdan palamut alınıyor oluşu da bizi umutlandırmış. İstavrit takımlarımızın yanında palamut takımlarımızı da yanımızda getirmiştik. Kuvvetli poyraz rüzgârlarının esmesi b...
Resim
18.08.2017 / Muğla – Balıkların yuvalanması avlanması ve denizlerdeki ekolojik dengenin sağlanması için kilit konumda bulunan denizlerimizdeki taşlar ve taşlıklar çoğu balığın da evi ve yuvasıdır. Aynı zaman eğer bu taşlar su yüzeyine yakınsa muhteşem light jigging meralarıdır. Biz de bugün Erdoğan Kaptan’la beraber light jigging avımızı bulunduğumuz koyda bulunan böyle bir taşta yapmaya karar verdik.  Meraya varana kadar rapala husky jerklerle sırtı çekmemize rağmen vuruş alamayınca rapalalarımızı jiglerle değiştirip dibe yolladık. Assist iğnelerimizde Marukyu kokulu silikonlar vardı. Tam  o sırada yanımızdan ilk başta sağanak zannettiğimiz ama daha sonra küçük bir gümüş sürüsü olduğunu fark ettiğimiz balıklar geçti. Su üstüne sıçramalarından arkalarında bir yırtıcı balık olduğunu anladık ve arka arkaya zıplayan yazılı orkinoslar da orada olduklarını bize kanıtladılar. Hemen popperları ve kaşıkları çıkarıp başladık at çek yapmaya. Balıklar su üstünde zıplıyor, bir beslenme ç...
Resim
16.08.2017 / Muğla – Akşam olunca sakinleyen ege rüzgarları eşliğinde bugün Erdoğan Kaptan’la beraber derin sularda jig yapmak ve o derinlikte yaşayanlarla tanışmak için yola çıktık. Su hafif dalgalı, ama hava açık güneş batmadan önce son ışıklarını gönderiyordu Ege Denizi’nin üzerine. Muhteşem güzellikte koyları ve burunları izleyerek ulaştık jigging yapmak istediğimiz meraya. Meraya gelinceye kadar sırtı çekmeyi de unutmamıştık ama torikler ve baraküdalar acıkmayı unutmuş bu yüzden de sırtıyla balık alamıyorduk. Devamlı gerçekleşen depremler yüzünden balığın etkilenmiş olduğunu düşünüyorduk. Yüzey ve orta su balıkları kesinlikle kıyılardan uzaklaşmışlardı. Ama dipteki balıkların yuvalarından çıkmış olası bir tehlikeden önce karınlarını doldurmak istediklerini düşünüyorduk. Bu yüzden meraya gittiğimizde favori jiglerimizden birisi olan Owner Cultiva Gekitoları  taktık ve aksiyona başladık. Ortalama 70 -80 metrelik meraya 85 gramlık jigleri indirip aksiyon vermeye başladık. Jigler...
Resim
14.08.2017 /  Muğla – Uzun bir aradan sonra yine gelebilmiştik bu beyaz evleri masmavi denizi ve muhteşem koylarıyla ünlü şehrimize, Muğla’ya. Daha dağların arasından denizin bize ilk göz kırpışıyla anlamıştık ki bu masmavi ve bir o kadar da muhteşem suların gerçek ve tek sahipleri olanlar bizleri bekliyor. Sinaritler lagoslar karagözler torikler orkinoslar ve daha niceleri…  İlk gün biraz dinlenip kıyıdan LRF yöntemiyle bir yazılı hani kandırdıktan sonra ertesi sabah erkenden Erdoğan Kaptanla haberleşip çıktık yola, bu denizlerin sahipleriyle buluşmak için. Güneş iyice yükselene kadar sırtı çekmemize rağmen rapalalarımıza bakan olmadığı için jiglerle denemelere devam etmeye karar verdik. 70-80 metrelik taşlarda çeşitli jiglerle denemeler yapıp yine sonuç alamayınca light jigging meramıza doğru yola çıktık. Light jigging ekipmanı olarak shore jig takımlarımızı kullanıyoruz ve hem aksiyon hem de hafiflik anlamında gayet memnunuz. Çok güzel ve etrafı yeşilliklerle çevrili koyun...
Resim
29.07.2017 / Sivas -  Güneş yine öğleden sonra dağların arasına doğru emin adımlarla ilerlerken bunaltıcı ve sıcak öğlen havası yerini serin ve esintili bir havaya bırakmıştı. Biz de bunu fırsat bilip yine LRF takımlarımızla bir önceki gün tatlı su kefali yakaladığımız meraya gittik. Amacımız yine aynı balıkları bu sefer sahte yemlerle yakalamaktı. İlk başta storm markasının gomoku serisinin minnow ve popper larını denedik ama sonuç alamadık. Ardından 3 gramlık küçük bir jigle denemeye devam ettik. Yine balıkların dikkatini çekmeyi başaramayınca dünkü yöntemle devam etmeye karar verdik. Yakala bırak ağırlıklı bir av yapmayı planlamıştık. Ekmek içini hamur haline getirip iğneye taktık ve akıntılı sulara doğru yolladık. İlk vuruşta güzel bir balık almayı başardık. Gelen güzel bir körbıyık sazanıydı.  Balığı ait olduğu yere geri saldıktan sonra dipte yüzen bir karaltı fark ettik. Büyük bir tatlı su kefaliydi bu. Ekmekle ve çeşitli yemlerle ne kadar uğraşırsak uğraşalım o şelalen...
Resim
28.07.2017 / Sivas – Binboğa Dağları’nın arasında ilk beliren turuncu ışıklarla bütün bir gece süren uzun ve yorucu yolculuğun sonunda ulaşmak istediğimiz yere yaklaştığımızı anladık. Ortalama 1000 kilometre yol gelmiştik Kayseri üzerinden Sivas sınırlarına oradan da baba ocağına ulaştığımızda. Etrafı dağlarla çevrili 1320 metre rakımda keçileriyle balıklarıyla Malatya ‘nın kayısılarından daha tatlı olan şekerpare kayısılarıyla ve upuzun kavak ağaçlarıyla bu çoğunluğu bozkır ve üstünde çalılardan başka bitki örtüsü olmayan bu coğrafyada cennetin bir parçasıydı bizim köyümüz. Ulu dağların arasında ise ince ama kendinden emin asırlardan beri akan bizim köyümüze can veren ve kendi öyküsünü yine kendi taşıdığı soğuk kaynak sularında saklayan upuzun bir akarsu vardı: Tohma Çayı.  Ulu dağların eteklerinde doğan ve inanılmayacak kadar güzel ve ihtişamlı vadilerden geçen bu akarsu bizim köyün de içinden geçmekte, ağaçların, hayvanların ve insanların yaşam kaynağıydı. Biz de yanımızda bu g...
Resim
21.07.2017 / İstanbul – Gece olunca denizlerin ve karanlık suların gizemli hakimleri olan balıkların bazı türleri avlanmaya çıkarlar ve bu yüzden bu türlerden J )beklerken gece olunca hareketlenir ve gece midyelerin arasından çıkan teke ve kurtlarla beslenmek için gece boyunca av ararlar. Bu balıklara iskorpit ve eşkina örnek gösterilebilir. İşte bu yüzden geçen akşam elimize LRF takımlarımızı alıp eşkina ve iskorpit meramıza doğru yola çıktık. Ama önce meramızın ilerisindeki kumluk alanda mırmıra denemeler yapacaktık. Mırmır balığı kumluk alanları yaşam alanı olarak bellemiş bir balıktır. O yüzden mırmır balığını aradığımız meranın kumluk olmasını tercih ederiz.   3 gramlık jigheadlere taktığımız Marukyu silikonlarımızla bu kumluk yeri yoklasak da pek vuruş alamadık ve eski meraya dönmeye karar verdik. Meraya vardığımızda hava çoktan kararmıştı. Yemlerimizi hazırlayıp karanlığa doğru yolladık. İlk vuruşu almamızla balığı tasmalamamız bir oldu. Kısa bir mücadelenin ardından t...