(14-19).07.2018 / Muğla – Maviyle yeşilin bir arada barış içinde yaşadığı gökyüzündeki kuşların özgürce dolaştığı derin sularında ise lagosların orkinosların, akyaların ve toriklerin mutlu mesut yüzdüğü bu inanılmaz güzellikteki cennete yine gelmiştik: Muğla’ya. Hedefimizde shore jig takımlarımızla sinarit ve trança yakalamak ve Türkiye’de tek olan yeni kamışımız Savagear Hitch Hiker 213 cm 5-25g’ı denemek vardı. Tam bir light spin kamışı olan bu kamışı sert ama kontrollü aksiyonundan dolayı maket balıklarla ve jiglerle avlanırken hem LRF, hem light spinning, hem de light jigging amacıyla kullanacaktık. Muğla’ya ulaştığımızda güneş çoktan muhteşem koyları aydınlatmaya başlamıştı. Hemen Erdoğan Kaptan’la konuşup yakınlardaki bir koya doğru yola çıktık. Meraya geldiğimizde küçük bir vibrasyon yemini oltamızın ucuna takıp at çek yapmaya başladık. Suyun derinliği en fazla 10 metreydi. İlk vuruşun gelmesi de hiç uzun sürmedi. Yeni kamışımızla kısa bir mücadelenin ardından balığı içeri aldık. Bu küçük ama bir o kadar da güzel bir plaka lagosuydu. Aynı zamanda bu balık Savagear Hitch Hiker kamışın Türkiye’de yakaladığı ilk balık olma şerefine de sahipti. Kısa bir fotoğraflama faslından sonra balığı ait olduğu yere geri yolladık. Daha sonra vakit kaybetmeden vibrasyon yemimizi kayaların arasına gönderip ava devam ettik. Bir hanos balığı daha yakaladık ve avı yükselen güneş ve sıcaklaşan hava nedeniyle sonlandırmaya karar verdik.  Ertesi gün kıyıdan yine aynı ekipmanla kıyıdan denemeler yapmayı seçtik. Güneşin doğmasıyla beraber çeşitli silikon, jig ve maket balıklarla lokum balıkları ve lagos yakalayıp yakaladığımız bütün balıkları yuvalarına geri yolladık. Lokum balıkları bu bölgede özellikle kıyılarda bolca bulunan bir balıktır ve sahte yemlere bazen sadece merakından dolayı atlamayı çok sever. Neredeyse her çeşit LRF yemiyle en az birer tane lokum balığı yakalamış olduk. Ertesi gün ava güneş doğmadan spin takımlarımızla baraküda yakalamak için at çek yaparak devam ettik. Sabah suyunda bir adet lokum balığını da böyle yakalayıp başka vuruş alamayınca avı sonlandırdık. Daha sonra Erdoğan Kaptanla denize açıldık ve rapalalarımızı teknenin arkasından bıraktık. Orta suda kilometrelerce sırtı çekip tek bir vuruş bile alamayınca jigle çeşitli meraları yoklamaya karar kıldık ancak uzun uğraşlara rağmen yine balık alamadık. Tam o sırada aklımıza teknede daha önceki avlardan kalan karidesler geldi. Yanımızda yemli takım olmadığından spin takımlarımızla aksiyon verdiğimiz jiglerimizin assistlerine bu karidesleri taktık ve 30 metre derinliğindeki bir taşta jiglerimizi dibe yolladık. Bu şekilde 2 tane hanos yakalayıp denize geri saldıktan sonra tam toplanıp gitmeye hazırlanıyorduk ki güçlü bir vuruş geldi. Balık çok büyük olmasa da kafa vuruşlarından gelen balığın bir taş balığı olduğu belliydi. Mercan mı çupra mı derken balığı yukarı çektik ve bunun güzel bir mercan balığı olduğunu gördük. Hemen bu balığı da fotoğraflayıp yuvasına uğurladık. Bu güzel avları yapmamızdaki yardımları için Erdoğan Kaptan’a sonsuz teşekkürler. Yakalanan bütün balıklar zarar verilmeden ait oldukları Ege Denizi’nin kristal mavisi sularına iade edilmiştir. Oltanız suda balığınız bol olsun.

Savage Gear Hitch Hiker 213cm 5-20g
Okuma Ceymar c-25 ( Spool: Okuma Inspira ISX-30b )
Kendo 0.08mm + Powerline Ultra Premium 0,25mm
Savage Gear 3d Vib 8,5g, Kendo Baby Jig 8,5g, Kendo Guntetsu 18g, Savagear Twitch Minnow 6g
Yıldız Zokacılık 2,5g + Savage Gear Micro Sandeel (Silver)








Bu blogdaki popüler yayınlar