06.08.2022 / Baden Württemberg – Tam bir ay boyunca balığa gidememenin verdiği sabırsızlıkla ve suyla yeniden buluşma fikrinin heyecanıyla oltalarımızı hazırlarken mutlak bilinmezlikle balığa gitmek arasında bir bağ olduğunu düşünüyorduk. Çünkü ne geleceğini bilmiyorduk. Nelerle karşılaşacağımızı, karşılaştıklarımıza ne tepki vereceğimizi bilmiyorduk. Bu işin kitabı yoktu. Muhtemel sorunların ve bu sorunların çözümlerinin olduğu bir liste yoktu. Hangi balıklarla karışılacağımızın ve hangi unutulmaz anılar biriktireceğimiz belli değildi. Sonsuz ihtimalden sadece biri gerçekleşecekti. Ve bu gerçekleşen ihtimale vereceğimiz tepkiyle kendi anılarımızı yazacaktık. Yaşamımızın ta kendisiydi bu anıları yazma çabamız. Kader denen de yazmadıklarımızdı zaten: Mutlak bir bilinmezlik. Şekillendirme gücü elimizde olan bir bilinmezlikti bu. Taktığımız yemden bastığımız yere, attığımız düğümden aldığımız nefese kadar her bir tercih ve hareketimiz şekillendirecekti bu bilinmezliği. Biz sportif balıkçılar, sanatçılardık;  tıpkı şaheserini özenle yontan bir heykeltıraş gibi, her avımızı ve macerasını kendimiz şekillendirirdik. Ama çok farklıydık diğer sanatçılardan, çünkü belki de haddimizi aşan bir cüretle bilinmezliği yontmaya niyet etmiştik. Oltalarımızı salladığımız dünya denen gezegenin uçsuz bucaksız su kütlelerinde hangi balığa ne zaman, nasıl ve nerede denk geleceğimizi bilmemiz imkânsızdı. Aşka inanan idealistler de bizim gibiydi belki de, onlar da yollarını arıyordu sonsuz seçenek arasından. İşte tam da bu yüzden balığa gitmek başlı başına bir sanattı ve balık tutmak da şart değildi bu sanatı icra edebilmek için. Bu düşüncelerle “ya eve son 7-8 avda olduğu gibi balıksız dönersek” stresinden sıyrılıp kendimizi avutarak yola koyulduk. Güneşin bulunduğumuz şehrin ortasından geçen Neckar Nehri’nin bir tarafındaki dağların arkasında kaybolmasıyla meraya vardık. Meraya vardığımızda cumartesi olmasına rağmen bizden başka kimsenin olmadığını fark ettik. Aslında avlandığımız yer yerel sportif balıkçılar tarafından bilinen ve sıklıkla ziyaret edilen bir meraydı. Ava derin dalarlı saydam/pembe renkli küçük bir rapala ile başlamaya karar verdik. İlk ısınma atışları sırasında suyun hareketli olduğunu fark ettik, balık sürüleri kıyı hattı boyunca devriye geziyor, ilerde akıntının arasında su yüzeyinde ise daha büyük balıklar zıplıyordu. Rapalayı olabildiğince yavaş bir şekilde ağır ağır hafif jerk aksiyonuyla çekiyorduk. Karşı kıyıya doğru yaptığımız atışlardan birinin ardından o büyülü vuruş bizi kendimize getirdi. Önceden doğru ayarladığımız kalama ayarı görevini yapıyor balığa yol veriyordu. Balık önce kafa darbeleriyle bizden uzaklaştıysa da kafasını dönderince kıyıya yaklaştırmayı başardık. Kepçeyi aldık ve balığı karaya alabileceğimizi düşündüğümüz çekek yerine doğru yönlendirdik. Başarılı bir kepçelemenin ardından balığı karaya aldık. İlk başta ziyaretçimizin bir tatlı su kefali olduğunu düşünsek de bu bir altın orfe balığıydı. Çok mutluyduk. Muhteşem pullarıyla güneşin son ışınlarında adı gibi parıldayan balıkla fotoğraflar çekildik ve kendisine ziyareti için teşekkür ettik. Buradaki yerel adı “Aland” olan bu balık hepçildi ve karnını doyurmak için pek de seçici davranmıyordu ama yine de bir yerel balıkçının dediklerine göre bu merada daha önce hiç altın orfe balığı yakalandığı görülmemişti. Bu özel balığın unutulmaz ziyaretinin ardından heyecanımızı yatıştırıp tekrar olta atabilecek mantaliteye dönmemiz biraz sürse de atışlara aynı yemle devam ettik. Güneş iyice kaybolup yerini yarım aya bırakınca yem çantamızdaki farklı yemleri denesek de sonuç alamadık ve avı sonlandırdık. Bu av sadece bir hatıra değil aynı zamanda bütün sportif balıkçıların her avı gibi verdiğimiz kararlarla şekillenen bir eserdir. Biz sportif balıkçılar, elindeki oltasıyla tek amacı karnını doyurmak olan avcılar değiliz; biz, yaşadığımız maceralar ve biriktirdiğimiz anılarla kendi kaderlerimizi şekillendirmeye cüret etmiş sanatçılarız. Oltanız suda balığınız bol olsun. 


Daiwa Lexa Travel-Spin 240cm 15-40g

Daiwa Fuego LT 3000DC 

Daiwa J-Braid Chartreuse X8 0,16mm

Daiwa Tournament Flourocarbon Schock Leader 0,35mm

Maria Yamashita MC-1 D38F












Bu blogdaki popüler yayınlar