13.09.2023 – Muğla / Memlekete dönüp İstanbul’da çok özlediğimiz istavritlerle buluşmamızın ve kaya balıklarıyla yakalamaca oynamamızın ardından daha büyük balıklar peşinde sıcak sulara yönelmiş ve canlı yemle dev kofanalar yakalamak üzere Bodrum’a doğru yola çıkmıştık. Gökhan Kaptan’la sabah limanda buluştuk ve yükselen güneşle beraber canlı yem olarak kullanacağımız tirsi balıklarını yakalamak için ilk meraya doğru dalgaları yararak yol aldık. Aslında kaptan bir önceki gün çipura avına çıkmış ve yakaladıkları çipuralar arsından yaşatmaya 15 kadar lidaki koymuştu ama liman içerisindeki suyun kalitesi ve 28 dereceye kadar çıkan su sıcaklıkları nedeniyle bu lidakilerden sadece 5 tanesi hayatta kalmıştı. Planımızda bu lidakileri livara koyup doğrudan dev kofanaların üstüne inmek olsa da hem sabah geç kalmıştık hem de yemlerimizin çoğu gece ölmüştü. Hal böyle olunca mecburen tirsi yakalayacaktık. Tirsi avı sabahın erken saatlerinde nispeten verimli geçti. Çapariler dolusu tirsi ve kolyoz yakalayıp hayatta kalmayı başaran lidakilerin yanına livara koyduk. Yeterince canlı yemimiz olduğuna kanaat getirdikten sonra kofana merasına doğru yola koyulduk. Mera açıkçası pek de beklediğimiz gibi değildi. Merada balık vardı, balık bulucuda balığı görebiliyorduk ama balık ağzını açmıyordu. Belki o gün bizim şansımıza, saatlerce canlı tirsiyle kofanaları beklesek de öğlene kadar tek bir vuruş veya ısırık bile alamadık. Merada bir sürü yarı amatör sportif balıkçı teknesi bulunmaktaydı ve onların da hiçbir balık aldığını görmedik. Bu merada dev kofanaları beklerken birden suyun içerisinde sarı bir karaltı fark ettik, bu bir lampuka balığıydı. Çabucak önüne canlı yem attık ve balığın ilgisini çektik. Nedense yemi takip ediyor ama hamle yapmıyordu. Canlı yem yemeyen bir avcıya daha çekici bir yem olarak ne yem sunabilirdik ki? Bir tirsiyi ortadan ikiye kesip lokmalık bir şekilde iğneden geçirip önüne atsak da ona da hamle yapmayan lampuka bir süre sonra mavi derinliklere karıştı. Öğleden sonra ise dev kofana hayallerimizden vazgeçip bölge balıkçılarının tabiriyle ince balığın olduğu bir meraya doğru yol aldık. Buradaki durum ise daha ümit vericiydi. Canlı tirsiyle kofana/lüfer yakalarken tirsi, kofana kendisine yaklaşınca ondan kaçmaya çalışıyordu ve oltada onun çırpışını hissedebiliyorduk. Bu çılgıncasına yaşama tutunma mücadelesi ya lüferin yeme saldırmasıyla ya da lüferin yeme ilgisinin kaybolmasıyla sona eriyordu. İşin püf noktası ise bütün bu oltadaki çırpınış sırasında sakin kalabilip lüfer oltayı iyice alana kadar tasmayı vurmamaktı. Kullandığımız bir ikinci taktik ise stoper üstüne takılmış hafif bir gezdirme kurşun yardımıyla yemi teknenin dibine indirmek yerine ileriye atarak daha büyük bir alanı taramaktı. Normalde canlı yem kullandığımız avlarımızda ağır armut kurşun ve üçlü iğneli kalamar takımı kullanırız. Bu sefer ise Gökhan kaptanın tavsiyesi ile gezer kurşunlu ve çelik telli tek iğneli bir sistem kullanmıştık. Tirsiyi bu çelik telli iğneye takarken iğneyi önce alt çeneden geçirip sonra da kurukaltından geçiriyorduk. Merada son tirsilerimizi iğneye takarken hala bir umudumuz vardı ve beklediğimiz vuruşu almamız çok uzun sürmedi. Dipten 3-4 tur yukarıda gelen vuruş bizi çok heyecanlandırmıştı. Tam da tirsinin kaçışıp oltayı titretmesinin ardından gelen o vuruş artık bizde refleks haline gelmiş bir tasmalamayla cevaplanmıştı. Kısa bir mücadelenin ardından balığı tekneye aldık. Bu hedeflediğimiz o dev kofanalardan olmasa da güzeller güzeli bir lüfer balığıydı. Vakit kaybetmeden fotoğraflayıp kendisini bu sıcak Bodrum gününde buzluğa koyduk.  Avın devamında iki iyi vuruş alsak da ne yazık ki yemlerimizi yedirdik ve başka yemimiz kalmayınca saat iki gibi karaya geldik. Hayal ettiğimiz dev kofanalarla tanışmak kısmet olmasa da yine de Bodrum’un kristal suları bizi boş döndürmemişti ve güzeller güzeli bir lüfer yakalamıştık. Oltamızı ziyaret eden ve etmeyen bütün balıklara ve bütün emekleri için Gökhan Kaptan’a sonsuz teşekkürler. Oltanız suda balığınız bol olsun. 

Savage Gear Salt 1DFR Jigging
Ryobi TT Power 10000
İp 0.25 civarı + Shock 0.60 civarı
Gezer Kurşun 50 gr + Stopper + Çelik tel + Tek iğne + Canlı tirsi





Bu blogdaki popüler yayınlar