Kayıtlar

Resim
28.09.2019 / İstanbul – Yalanlar üstüne kurulmuş bir evrendeki tek yıldız doğrulardır. Doğrular zifiri karanlıkta öyle bir göz çarparlar ki karanlığı yok ederler. Yalanları yıkar ve geçerler. Neden sorusuna cevap verebilen tek varlıklardır o yıldızlar. Farklıdırlar o yüzden karanlık tarafından dışlanırlar ama güçlüdürler etraflarında karanlıktan başka hiçbir şey yokken bile yılmadan aydınlatırlar çevrelerini çünkü tek bir gerçekten emindirler: Yaptıkları işin doğruluğundan. Çünkü kendileri doğruluğun tek kaynakları, doğrunun ta kendisidirler. Biz de bütün bu yalanlar havuzunda neden sorusuna cevap vermek için bu kahpeler cennetinde aldık spin takımlarımızı elimize ve boğaza doğru yola koyulduk. Yüzyıllar boyu medeniyetlere doğrulara ve yanlışlara, yalanlara ve iftiralara, mutluluğa ve ümide ev sahipliği yapmış bu güzel şehrin zifiri karanlık sularına doğru. Hedefimizde bir yıldır beklediğimiz lüfer ve sarıkanat familyası vardı. Ustalardan umut verici haberler ve çeşitli kaynaklardan...
Resim
20.09.2019 / İstanbul – Yaz bitmiş kış gelmişti yine. Son yıllarda artık ne sonbahar ne ilkbahar kalmıştı zaten cennet ülkemizde. Aşklar gibi mevsimler de dengesizleşmişti. Başı ve sonu vardı arası yoktu hiçbir zaman. Ya sıcaktı ya soğuktu havalar. Bütün bu atmosferde şehirlerin şehri İstanbul’da biz de sırdaşlarımızla gizliden buluşmaya devam ediyorduk. O cuma günü de fırsat yaratıp fırtınalı yağmurlu havada meramıza ulaşmıştık. İnandığımız ve taptığımız değerlerin bizi tek bir hamlede silip attığı O Cuma’dan bir hafta sonrasıydı. Ne gidenleri unutabilmiştik ne de zihnimizde kalanları. Belki de bu yüzden seviyorduk biz balık tutmayı. Her şeye rağmen her havada her koşulda olta atabildiğimiz için ve her zaman her koşulda bazen bize karşılık vermese de karşılık beklemeden denizi, balığı ve özgürlüğü sevmek için. İşte buydu bütün mesele, sevmek. Sevmekle başlayacaktı her şey. Karşılıksız ve koşulsuz sevmekti gerçek sevgi. Ve hiçbir şeyden emin olamasak da tek bir şeyden emindik. Biz bu ...
Resim
01-06.09.2019 / İstanbul – Bu av raporu son yaptığımız beş istavrit avının ortak av raporudur. İstavritin şehrin sultanı olan lüfer palamut torik kofana gibi canavarlara yem olmadan önceki bu son günlerde oltalarımızı alıp hem şehrin gürültüsünden uzak ama bir o kadar da tam ortasında,   güneşin batışıyla doğuşunun deniz üzerinden gözlenebileceği muhteşem güzellikteki meramıza sıklıkla operasyonlar düzenlemeye başladık. Takım olarak spin kamışlarımızı ve LRF makinelerimizi yanımıza alıyorduk. Bütün şehrin gürültü ve pisliğine rağmen büyük bir umutla yüzen ve şehirler şehri İstanbul’un denizlerindeki besin zincirinin en önemli halkasını oluşturan küçük balıkların peşindeydik yine. Ne olursa olsun her kesimden her olta balıkçısının yakalayabildiği, oltaya gelirken ne kullandığın takıma ne de kullandığın malzemenin fiyatına bakan gözü gönlü zengin olan bu balıklar özellikle verimsiz geçen yaz aylarında bizim de yöneldiğimiz hedef balığımız haline geldi. (Bir de kullandığım takımın k...
Resim
10-14.08.2019 / Çanakkale – Uzun bir aradan sonra oltalarımızı hazırlayıp Çanakkale’nin kristal mavisi sularına doğru yola çıktığımızda hedefimizde bu sefer kıyıdan güzel balıklar yakalamak vardı. Bu yüzden kıyı avına odaklanacaktık. Dağların arasından güneş doğarken ve güne hoşça kal derken at çek yaptık ama ilk üç gün küçük bir yazılı hani dışında ne gelen vardı ne de giden. Bunun üzerine bu civarlardaki tatlı su meramızı da yoklamaya karar verdik ve spin takımlarımızla daha önce çok güzel turnalar aldığımız yere doğru yola koyulduk. Meraya geldiğimizde bizi çok kuvvetli en az 25 knotluk bir rüzgâr karşıladı. Kesinlikle planda olmayan bu kötü hava şartları yüzünden oltalarımızı istediğimiz yerlere atamasak da 4 takip ve 3 vuruş alıp öğlene doğru avı sonlandırdık. Yine balık alamamıştık. O günün akşamı yanımızda getirdiğimiz 2 kg karidesle en azından mercan avlarız diye düşünüp daha önce güzel avlara imza attığımız Mercan Kenan Kaptan’a haber verdik. Fakat yine kuvvetli poyraz ve za...
Resim
01.08.2019 / İstanbul – Gündüz nereden bilecek gecenin anlattığı masalları. Bu bilinmezlikle karanlık arasındaki bir saatimizi olta atarak geçirmeye karar verdiğimizde hedef balığımızı belirlememiz hiç de zor olmamıştı o akşamüstü. İstanbul’un en cömert ve en gönlü bol balığı olan istavrit vardı hedefimizde. Bu hedefimize ulaşmak içinse güneşin batışını takriben bir saatlik bir zaman dilimi ayarlamayı başardık. İstavrit balıklarının avı için zaten en verimli zamandı bu. Gündüz ve gecenin yer değiştirmesi büyük şehrin küçük balıklarını, istavritleri kıyıya çağırıyordu bu zaman diliminde. Takımlarımızı hemen hazırlayıp LRF çantalarımıza çapari takımlarımızı ve birkaç küçük ağırlık doldurduk ve daha güneş batmadan yola koyulduk. Kamış olarak 20 gram civarı ağırlıklar kullanacağımızdan 15-42 atarlı spin kamışımızı, makine olarak da LRF avlarımızı için özel olarak modifiye ettiğimiz Ceymar c-25’i kullanacaktık. Makinanın orijinal kafasını çıkarıp yerine bir İnspira 30 kafası takmıştık. İl...
Resim
28.07.2019 / Kocaeli – Bugün olmaz yarın olur elbet sen kendi yolundan şaşma, demişti bir üstat. Bu av raporu ve tarihe oltayla atılmış bir imza niteliği taşıyan bu av, mevzubahis sözün doğruluğu kanıtlayacak niteliktedir.  Özellikle de ağzı olanın konuştuğu, herkesin herkese karışıp, tek bilenin ve doğru bilenin kendisi olduğunu sandığı günümüz dünyasında onlara hadlerini bildirmenin zamanı gelmiştir. Bu av bir milattır. Bu av bir meydan okumadır. En doğrusunu bilmiyorlar ve bildikleri şeyler yanlıştır. Bildiklerini zannettikleri şeyler kulaktan duyma ve gelenek dedikleri kokuşmuş değirmen tarafından öğütülmüştür. Hiyerarşik düzende güçlüye yalakalık yapmanın kendilerini yükseltecek yegâne merdiven olduğunu sananlara karşı bu av bir saldırıdır. Artık korkuttuklarından korkmalarının zamanı gelmiştir. Koydukları yasakları onlara yedirmenin zamanı gelmiştir. Olması gerekeni değil doğru olanın yapılmasının zamanı gelmiştir. Bütün bu düşüncelerle bu ava başlamıştık sıcak bir İzmit ...
Resim
19-20.07.2019 / Edirne – Kaderimizi başımıza ne geldiği değil başımıza gelenler karşısında bizim nasıl tepki verdiğimiz belirler. Bu anlayışla çıkmıştık bu sefer yine karanlık içindeki arayışımıza. Gecenin içinde yol göstericimiz gökyüzündeki ay ve yıldızlar yakıtımız inancımız olacaktı. Her şeyi arkada bırakacaktık bir av boyunca. Bütün dost ve düşmanlarımızı. Yanımızda yoldaşlarımız oltalarımız olacaktı sadece. Hata ve pişmanlıklar gelmeyecekti bizimle bu ava. Duygular ve umut gelecekti. Çünkü intikam alma fırsatını zaman bize bir gün sunduğunda almayacaktık intikam ama unutmayacaktık da. Bütün bu duygu ve düşüncelerle karanlığın içinde ok gibi fırladık meraya doğru 19 Temmuz günü öğleden sonra. Hedefimizde sudak balıkları vardı. Bizi geçen yıl hiçbir avda boş göndermemiş bu sudak balıklarına olan sonsuz saygımızla bu avda yakaladığımız bütün balıkları salmaya daha sefere çıkmadan karar vermiştik.   Spin takımlarımızı kullanacaktık. Daha önce Muğla’da gerçekleştirdiğimiz avl...